Hud, ibrahim peygamberden daha önce gelmiştir. Ad kavmine mensuptu. Ad kavmi, Arap olup Ahkaf denen yerde yaşardı. Çoğunlukla büyük sütunlu çadırlarda yaşarlardı. İbn Kesir´in anlattığına göre, Hud peygamber, Arapça´yı ilk konuşan kimsedir. Vehb bin Münebbih´in ifadesine göre ilk Arapça´yı konuşan kişi, Hud´un babasıdır. Başka tarihçilere göre ise, Arapça´yı ilk konuşan kişi, Nuh peygamberdir. İsmail peygamberden Önceki Arap-lar´a Arab-ı Aride denir. Bunlar bir çok kabilelerden müteşekkildir. Örneğin Ad, Semud, Cürhüm ve diğer kabileler bunlardandır. İsmail peygamberin çocuklarına gelince, bunlara Arab-ı Müs-ta´rebe denir.
Anlatıldığına göre, Nuh peygamberden^sonraki ilk peygamber, Hud (as)´dır. Cenab-1 Allah´ın bildirdiğine göre o, kavmine hitapta bulunarak şu işaretleri vermiştir: “Allah´ın sizi Nuh kavminin yerine getirdiğini ve yaratılışta da onlardan üstün kıldığını hatırlayın. Başarıya erişebilmeniz için Allah´ın nimetlerini anın. Dediler ki: “Bize yalnız Allah´a kulluk etmemizi, atalarımızın taptıklarını bırakmamızı söylemek için mi geldin Eğer doğrulardan isen, haydi bizi tehdit ettiğin azaba uğrat” (A´raf: 69- 70)
Bu ayette görüldüğü üzere, Nuh peygamberden sonra Hud peygamber gelmiştir. Hud kavmi, Nuh kavminin yerine yerleşmiştir. Sonra başka bir yönden şuna da işaret ediliyor: Nuh kavmi, Arap topraklarında yaşamışlardır. Kendilerinden sonra gelen Hud kavmi de aynı yerlerde yaşamışlardır. Doğrusunu Allah bilir.
Yine yukarıdaki ayette, Ad kavminin Arap kabileleri içinde en güçlü, en cesaretli, fakat en gururlu bir kabile olduğu ifade edilmektedir. Nitekim onlar hakkında Cenab-ı Allah şöyle buyurmuştur: “Ad (kavmi) yeryüzünde haksız olarak büyüklük tasladılar ve: ´Bizden daha kuvvetli kim var ´ dediler. Onları yaratan Allah´ın kendilerinden daha kuvvetli olduğunu görmediler mi Bizim ayetlerimizi de kasden inkar ediyorlardı. Biz de onlara dünya hayatında rezillik azabını tattırmak için o uğursuz günlerde, üzerlerine dondurucu bir rüzgar gönderdik. Ahiret azabı ise daha büyük kepaze(lik)tir. Ve onlara hiç yardım edilmez .” (Fussilet: 15-16) Yukarıdaki ayetlerde görüldüğü gibi, Hud peygamberin kendi kavmi ile en güzel bir şekilde tartıştığını; kavminin ise ona şiddet ve taşkınlıkla karşılıkta bulunduklarını görmekteyiz. Nihayet Cenab-ı Allah onları şiddetli bir kasırgayla helak etti.