Peygamber (sav) efendimiz, insanların hak davete uymalarını, Allah ve Resulüne iman etmelerini, puta tapmayı terketmelerini gönülden arzulamaktaydı. Nitekim Cenab-ı Allah şerefli peygamberine hitap ederek şöyle buyurmuştur: “Mümin olmuyorlar diye nerdeyse kendini helak edeceksin!” (Şuara: 3)
Peygamber efendimiz, kavminin hakka tabi olmadıklarından, diğer kavimlerin de kendi, kavmi gibi haktan yana olmadıklarından şikayetçi olmuştu. Cenab-ı Allah da kendisine tabi olanların az sayıda kimseler olmasının yanı sıra cinlerden de kendisine tabi olanların bulunduğunu beyan buyurmuştu. Cinlerin kendisini dinlediklerini, davetine icabet ettiklerini, kafir olmadıklarını haber vererek açıklamada bulunmuştu. Kavilerin rivayetlerine göre Peygamber efendimiz Taif dönüşünde cinler kendisinden Kur´an-ı Kerim´i dinlemişlerdir. Bu konuda yüce Allah şöyle buyurur:
“Bir zamanlar, cinlerden bir gurubu, Kur´an dinlemek üzere sana yöneltmiştik. Ona geldiklerinde (birbirlerine) : “Susun, (dinleyin)” dediler. (Okuma) bitirilince de uyarıcılar olarak kavimlerine döndüler: “Ey kavmimiz dediler, biz Musa´dan sonra indirilen, kendinden Öncekini doğrulayan, hakka ve doğru yola götüren bir kitap dinledik. Ey kavmimiz, Allah´ın davetçisine uyun. Ona inanın ki (Allah) günahlarınızdan bir kısmını bağışlasın ve sizi, acı azaptan korusun.”
Kim Allah´ın davetçisine uymazsa, yeryüzünde (Allah´ı) aciz bırakacak değildir. Kendisinin ondan başka velileri de yoktur. Onlar, apaçık bir sapıklık içindedirler.” (Ahkaf: 29-32)
Cin suresinde de Cenab-ı Allah konuyla ilgili olarak şöyle buyurmuştur:
“De ki: Bana vahyolundu ki, cinlerden bir topluluk Kur´an dinlediler de şöyle dediler: “Biz harikulade güzel bir Kur´an dinledik. (O), doğru yola iletiyor, ona inandık. Artık Rabbimi-ze hiç kimseyi ortak koşmayacağız. Doğrusu Rabbimizin şanı yücedir. O, ne eş, ne de çocuk edinmemiştir. Meğer bizim beyinsiz (îblis veya cinlerin kafirleri), Allah hakkında saçma şeyler söylüyorlarmış. Biz, insanların ve cinlerin, Allah´a karşı yalan söylemeyeceklerini sanmıştık (onun için o beyinsizin sözüne uymuştuk). Doğrusu insanlardan bazı erkekler, cinlerden bazı erkeklere sığınırlardı da onların kibir ve azgınlıklarını arttırırlardı. ” (Cin: 1-6)
Ku´an-ı Kerim´in açık ifadelerinden ve Peygamber efendimizden aktarılan haberlerden de açıkça anlaşıldığına göre cinler, insanların mukabilinde bulunan bir cinstirler. İnsanlar sınıfına dahil değildirler. Onların insanlardan bir gurup olduğunu ve yeryüzünde kayıplara karıştıklarını yahut yeryüzünden uzaklaştırıldıklarını iddia edenlerin sözleri Kur´an-ı Kerimle bağdaşmamaktadır. Cinlerin Ensar (yardımcılar) olduklarını söyleyenler hata etmiş ve hakikatlerden uzaklaşmışlardır. Çünkü bu, açıkça batıl olduğu bilinen bir sözdür. Ancak bu görüşte olanlar, fikri bağımsızlıkları olmayan batılılara tabi olan kimselerdirler. Bunlar hak ile batılı, doğru ile yanlışı birbirinden ayırd edecek güce sahip değildirler!
Kur´an-ı Kerim´in ifadeleri, cinlerin insanlar mukabilinde bir cins olduklarını açıkça belirtmektedir. Buna dair birçok ayet-i kerimeler mevcuttur. Örneğin şu ayet-i kerimelerde Ce-nab-ı Allah şöyle buyuruyor:
“Hepsini biraraya topladığı gün: aEy cin (şeytan)lar topluluğu (der), siz insanlarla çok uğraştınız” Onların, insanlardan olan dostları derler ki: “Rabbimiz, birbirimizden yararlandık ve bize verdiğin sürenin sonuna ulaştık.”
(Allah da) buyurur ki: “Durağınız ateştir. Allah´ın dile(yip affet)mesi hariç, orada ebedi kalacaksınız.” Şüphesiz Rabbin hikmet sahibidir, bilendir.
İşte kazandıkları (günahlarından ötürü zalimlerin bir kısmını diğer bir kısmının peşine böyle takarız.
“Ey cin ve insan topluluğu, içinizden, size ayetlerimi anlatan ve bu günümüzle karşılaşacağınıza dair sizi uyaran elçiler gelmedi mi ”
“Kendi aleyhimize şahidiz.” dediler. Dünya hayatı kendilerini aldattı. Ve kendilerinin kafir olduklarına şahitlik ettiler.”
(Enam: 128-130)
Bu ayet-i kerimeler cinlerin ayrı bir cins,insanların da ayrı bir cins olduklarını göstermektedirler. Bir diğer ayet-i kerimede Cenab-ı Allah şöyle buyuruyor:
aDe ki: “Andolsun, eğer insan(lar) ve cin(ler) şu Kur´an,´ın bir benzerini getirmek üzere toplansalar, yine onun benzerini getiremezler. Birbirlerine arka ol(up yardım et)seler de (bunu yapamazlar) .” (Ura: 88)
Bu gerçeği daha iyi anlamak için dilerseniz şu ayet-i kerimeyi de okuyun:
“Ey cinler ve insanlar topluluğu, göklerin ve yerin bucaklarından geçip gitmeye gücünüz yeterse, geçin gidin. Ancak kudretle geçebilirsiniz.” (Rahman:33)
Bu Kur´ani naslardan açıkça anlaşıldığına göre cinlerle insanlar ayrı birer cinstirler. İnsanlar cinlerden, cinler de insanlardan değildirler. Karşıtında bir delil bulunmadığı takdirde sözün zahirine göre hükmetmemiz gerekir. Ancak bu ifadelerin zahirine zıt şer´i bir hakikat ve zaruret-i diniyeden sayılan bir hüküm bulunursa, o zaman lafızların zahiri ile amel etmekten kaçınırız. Ya da lafızların zahirine göre amel etmemizi engelleyen akli bir kaide olursa, o zaman yine zahire göre hükmetmeyiz.
Cin lafzını zahir anlamı dışına çıkarmak isteyen kimseler, madde ötesi şeyler üzerinde düşünemeyen kimselerdirler. Bunlar maddeden başka birşeye inanmazlar. Gaybe iman etmezler. Halbuki gaybe iman etmek, îslam akidesinin temel ilkesidir. Bu sebeple mü´minler vasfedilirken ilk başta onların gaybe iman ettikleri bildirilir. Noksanlıklardan münezzeh olan yüce Allah, müminleri vasfederken şöyle buyurmuştur: “Onlar ki gaybe inanırlar.” iman ehli ile zındıklar arasında kesin sınır çizgisi, gaybe imandır.
Bütün bunlardan sonra şu soruyla karşılaşıyoruz: Cinlerin hakikati nedir Buna cevaben deriz ki biz, mü´minlerin kesin olarak ifade ettikleri şu görüşten yanayız: Cinler ateşten yaratılmış mahluklardır. Mü´minler bunu söylerken vehimlere değil de Kur´an-ı Kerim´in naslarma dayanmışlardır. Zira yüce Allah, lanetli îblis´ten söz ederken şöyle buyurmuştur:
“O cinlerdendi. Rabbinin emrinden (dışarı) çıktı. “(Kehf: 50)
Evet iblis, büyüklük taslayıp Adem´e secde etmeyince Rabbinin emri dışına çıkmış oldu. Noksanlıklardan münezzeh olan yüce Allah onun itirazını şöyle aktarıyor: “Ben ondan iyiyim. Beni ateşten yarattın onu çamurdan yarattın.” (Sad: 76)
Bu iki yüce hassın bir araya getirilmesi ile sabit oluyor ki, iblis cinlerden idi. Cinler de ateşten yaratılmış mahluklardır. Kur´an-ı Kerim´in açık ifadeleri bunu gösteriyor.
Cinlerin bir kısmının Kur´an-ı Kerim´i dinleyip iman etmeleri Peygamber (sav) efendimize bir teselli olmuştu. Böylece açıklanmış oluyordu ki insanlar hakka icabet etmekte gecikse-ler dahi cinler çabucak icabet edeceklerdi.
“Sen, yoldan çıkmışlar için üzülme.” (Maide: 26) –